Haberler

Hatay Milletvekilimiz Çalışkan: "Hükümetin Görevi Felaket Tellallığı Yapmak Değildir!"

Hatay Milletvekilimiz Necmettin Çalışkan, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Milli Görüş harekatı olarak yıllardır İsrail’in hedefinde Türkiye olduğunu söylemelerine rağmen iktidarın bunu yeni anlayabildiğini ifade eden Çalışkan şunları söyledi:

“Biz yıllardır bir gündemin altını çiziyoruz ve İsrail’in arz-ı mevut tasarısının Türkiye’yi de kapsadığını vurguluyoruz. Yıllardır buna kulak asmayanlar şimdi İsrail’in Türkiye’yi de hedef alacağını dile getiriyorlar. Fakat bunu söyleyenler iktidar sahipleri.
Eğer böyle bir tehlikenin mevcut olduğunu anladıysanız ne mutlu. Ama sizden beklenen halkı paniğe sürüklemek değil, bu şerre karşı gerekli adımları atmak, tedbir almaktır. Bugüne kadar da sanki muhalif bir oluşummuş gibi miting tertip etmekten, video paylaşmaktan ileri gitmediğinizi bildiğimiz için bu yaptığınız sıradanlaştı.

Ama iktidar olarak, bu devleti yönetenler olarak elinizden gelen bu mu sadece? Şayet İsrail’in Türkiye için de bir tehdit olduğunu gördüyseniz; İsrail’le ticari ilişkilerin açık veya örtük bir şekilde yapılmasına müsaade etmemeniz gerekir. İsrail’in Filistinli, Lübnanlı çocukların üzerine her gün bombalar yağdıran uçaklarının yakıtını temin etmeyi bırakmanız gerekir. Siyonist ordunun hangi hedefleri vurması gerektiğine dair istihbaratı sağlayan Kürecik Radar Üssü’nü kapatmanız gerekir. Bunların hiçbirini yapmayıp meydanda, mitingde, açıklama metinlerinde olduğu gibi sürekli kınayıp, şimdi de Meclis’te bunu konuşmak bir şey ifade etmiyor. Hatta insanımızda gerginliğe ve tedirginliğe yol açıyor.

Cumhurbaşkanının bu ifadelerinden sonra Meclis Başkanı Meclis’i kapalı oturumda topladı. Ne Ticaret Bakanı gelip İsrail’le ticaretten söz etti ne de Enerji Bakanı İsrail’e sevk edilen petrolden bahsetti. Vatandaşlarımız kaygı duymaya başladılar, insanlar; ‘Ne oluyor, savaşa mı giriyoruz?’ diye sormaya başladı. Bu açıklama, savunma sanayii fonuna yeni gelirler icat etmenin yolunu açmak için yapıldıysa acziyet sergilemekten başka bir şey değildir.

HÜKÜMETİN GÖREVİ FELAKET TELLALLIĞI YAPMAK DEĞİLDİR!

Milli Piyango ve şans oyunlarından savunma sanayi fonuna giden pay, Şubat ayında Cumhurbaşkanlığı kararıyla %10’dan %5’e düşürülmüştü. Bu paraya ihtiyaç varsa neden bu pay düşürüldü? İnsanları telaşa sürüklemenin bir manası yok.

Kimseye de bir faydası yok, zararı var: Hatay’da iki haftadır emlak piyasası durdu, kimse ev almak istemiyor. Deprem görmüş bu insanlar bu topraklardan ayrılmamak için direnirken felaket tellallığı yaparak insanları paniğe sürüklemek yanlıştır. Hükümetin görevi sorunları tespit edip gerekli adımları atmaktır, felaket tellallığı değildir. Siyonizm’in hedefleri, arz-ı mevut hayali, yayılmacı politikası yeni mi türedi ki şimdi en üst perdeden bunun konuşulması gündeme geldi.
55 yıldır size bunu anlatmaya çalışıyoruz. Ama siz bunları dinlemediniz; Irak’ı bombalayan uçakların İncirlik’ten, Libya’yı bombalayan uçakların İzmir’deki NATO üssünden kalkmasına izin verdiniz. Suriye’de iç karışıklıkların çıkmasının zemini sizin üzerinizden oluşturuldu. Afganistan işgal edilirken dost ve müttefik ülkeden söz ettiniz.

İKTİDARDAN BEKLENTİ ORTALIĞI YAYGARAYA VERMEDEN ÜZERİNE DÜŞENİ YAPMASIDIR

Filistin’de yeryüzünde görülmemiş bir soykırım yaşanırken İsrail’e el altından kurşun geçirmez cam, çelik, silah parçası, çimento satılmasına müsaade ettiniz. Gazze’de oluk oluk kan akarken Hayfa’ya gemiler dolusu malzeme gönderdiniz. Bugün vatandaşlarımızın iktidardan beklentileri, ortalığı yaygaraya vermeden hem içerde hem dışarıda üzerine düşeni yapmaktır.

İSRAİL’İ BESLEYEN DAMARLARIN KESİLMESİ ELZEMDİR

İnsanlar sınırda rahat olmazlarsa tüm ülke bu rahatsızlığı duyar. Hatay huzursuz olursa tüm ülke bunu hisseder. Biraz hassasiyet, biraz insaf talep ediyoruz. Ülkemizin hemen güneyinde, Suriye’de çeşitli gruplar çatışma hâlinde. Dün Kilis’e iki havan mermisi düştü.

Belki hükümet bu çatışmaların durumu hakkında tedbir alıp adımlar atması gerekirken sanki bir savaş hâli varmış gibi konuşarak huzursuzluk üretmektedir. Tüm bölgenin huzur ve güvenliği için alması gereken adımlar var. Bunların başında İsrail belasının def edilmesi gerekir. İsrail’i besleyen damarların kesilmesi elzemdir. Bunun yapılabilmesi için de bölge ülkeleriyle iş birliği yapılmalıdır, İsrail’le değil. İsrail’le her türlü ilişkinin kesilip bölgede yalnızlaştırılması için adımlar atılmalıdır. İhtiyacımız olan şey, tellallık değil, sorumluluk bilincidir.”