9. Olağan Büyük Kongremiz, Atatürk Spor Salonu’nda büyük bir coşkuyla gerçekleştirildi.
Tanıtım, Medya ve İletişimden Sorumlu Genel Başkan Yardımcımız ve Kongre Tertip Heyeti Başkanımız Arslan Ateş, kongremizin açılışında yaptığı konuşmada şunları söyledi;
“Mazlumun gözünde üç damla yaşken zalimi boğacak sel olmuşuz biz asırlardır darbelerle inleyen milletin derdine dil olmuşuz biz. Gülsün sancağımın mahzun hilali, İstikbalin boynumuzda vebali Kırılan ümitler bir dağ misali, Kırılmaz tek ümit dal olmuşuz biz. Mücadele sabır ister zor iş, zor olsa da dönmeyecek bu gidiş, ayağa düşmedik baş eğmedik hiç sadece Allah’a kul olmuşuz biz.
Türkiye’nin kalbinin Ankara’da, salonun kalbinin Gazze’de attığı; Saadet Partimizin 9. Olağan Büyük Kongresine başta; Erbakan Hocamızın yol arkadaşı, yolumuzun öncüsü, Türkiye’nin değeri, adaletin ve merhametin şahsında billurlaştığı Muhterem Genel Başkanım hoş geldiniz.
YİK kıymetli üyeleri, GİK üyelerimiz, değerli delegelerimiz, il başkanlarımız ilçe başkanlarımız teşkilat mensuplarımız hoş geldiniz. Siyasi partilerimizin, STK’larımızın ve basınımızın değerli temsilcileri, yurt içinden ve yurt dışından katılan kıymetli misafirlerimiz ve ekranları başında buradaki heyecana ortak olan seyircilerimiz sizler de hoş geldiniz.
Milli Görüş davamızın sadık erleri, kim var denildiğinde tereddüt etmeden ‘ben varım diyen’ en zor zamanda savrulmayan, dağılmayan, ayrılmayan sadakat timsali beyefendiler hoş geldiniz.
Görüyorum salonumuzun yarısında onlar var, çalışmalarımızda da onlar öndeler… Tarihi sorumluluklarını yerine getirmek için canla başla mücadele eden kadın kollarımızın değerli mensupları hoş geldiniz. Şairin ‘Asımın nesli diyordum ya nesilmiş gerçek işte çiğnetmedi namusunu çiğnetmeyecek’ dediği, hareketimizin dinamik gücü, genç kardeşlerim sizler de hoş geldiniz.
Bugün, burada bu çatı altında toplanmış olmanın heyecanını ve onurunu hep birlikte yaşıyoruz. Saadet Partisi’nin mücadelesi, yalnızca bir siyasi hareketin mücadelesi değildir, aynı zamanda adaletin, hakikatin ve insani değerlerin ayakta kalma mücadelesidir. Sizlerin bu salonda oluşturduğu coşku, bu davanın ne kadar köklü, ne kadar samimi ve ne kadar güçlü olduğunu bir kez daha ortaya koymaktadır.
Bölgemizin bir kez daha kirli planlara dahil edildiği bir dönemde gerçekleştirdiğimiz 9. Olağan Kongremiz, hem ülkemiz hem de bölgemiz için son derece önemlidir. Ülkemiz için önemlidir; çünkü ahlak başta olmak üzere ekonomi, güvenlik, şehirleşme ve daha birçok alan çökmüş durumda. Bu alanları yeniden inşa edecek gücün sadece Saadet Partisi'nde olduğunu biliyoruz. Bölgemiz için önemlidir; çünkü emperyalizm ve Siyonizm bütün gücüyle gözünü topraklarımıza dikmiş vaziyette. Bu tehlikenin farkında olan ve şahsiyetli bir dış politika ile Türkiye’yi bölgesinde lider ülke yapacak iradenin sadece Saadet Partisinde olduğunu biliyoruz.
YAŞANABİLİR BİR TÜRKİYE!
Kongremizin konseptini Türkiye’nin de içinde bulunduğu siyasi ve ekonomik ve dünyada yaşanan insanlık ve medeniyet krizini de göz önünde tutarak “Yaşanabilir Bir Türkiye Ancak Saadet’le Olur” şeklinde belirledik. Bu bir temenni değil, içinde bulunduğumuz şartları dikkate alırsak bir hakikat olduğunu görürüz. Ekonomik krizin sosyal krizi tetiklediği, toplumun ahlaken ve kültürel olarak düştüğü, emeklinin, ücretlinin açlık sınırının altında bir hayat sürmeye mecbur bırakıldığı, üreticinin elinde ne varsa haczedildiği, tarlaların sürülmediği, toprakların insansızlaştırıldığı, iç barışın tehdit altında olduğu, adaletsizliğin hüküm sürdüğü bir zamanda bu tarihi kongremizi gerçekleştiriyoruz ve bunun için Yaşanabilir Bir Türkiye diyoruz.
Coğrafyamızda işgallerin ve buna bağlı acıların yaşandığı, binlerce kardeşimizin şehit düştüğü, 57 İslam ülkesinin sustuğu, Gazze’de bütün dünyanın gözleri önünde soykırım işlendiği, Doğu Türkistan’da zulmün sessiz sedasız kol gezdiği ve şairin dediği gibi onca telefon direğine rağmen mazlum coğrafyanın sesini bize duyuramadığı bir zamanda kongremizi gerçekleştiriyoruz ve Bunun için Yeni Bir Dünya ve Özgür Bir Filistin Ancak Saadet’le Olur diyoruz.
TÜM COĞRAFYAMIZ İÇİN ÖNEMLİ BİR KONGRE!
Bu kongre Saadet Partisi kadar tüm Türkiye ve coğrafyamız için de önemlidir. Saadet Partisi diğer siyasi partilerden farklıdır. Sorunların çözümüne ilişkin önermeleri palyatif değil ciddi önermelerdir. 55 yıllık tertemiz mazisi, güçlü bir geçmişi ve yıllara sari tecrübeleri vardır. Bu tecrübeler; Yaşanabilir Bir Türkiye yaklaşımıyla ülkemizde yaşadığımız sorunlara çözüm üretecek, Yeniden Büyük Türkiye yaklaşımıyla bölgesel sorunların giderilmesine önemli katkılar sunacak, Yeni Bir Dünya yaklaşımıyla da adil, müreffeh, insanı merkeze alan ve insanı insanın kardeşi gören bir medeniyet tasavvuru inşa edecektir. Bu bakış açısı ile her Saadet Partili; dünyayı 600 yıl adaletle yöneten Osmanlı bakiyesi bu topraklarda geziniyor olmanın omuzlarına yüklediği yükün farkındadır. Bu sorumluluk duygusuyla hareket etmekte ve çalışmalarını sürdürmektedir.
Ülkemizde yaşanan ekonomik krizin, emekli ve işçi kesimin yaşadığı mağduriyetin, üreticinin yaşadığı sorunların, tanıklık ettiğimiz ve yüreklerimizi parçalayan çağın en rezil ve en acı olaylarının çözüm beklediğinin farkındayız. Omuzlarımızdaki yük ağırdır. Bunun da farkındayız. Bu kongrede bunun startını verecek ve inşallah Saadet Partimizin iktidara yürüyüşü başlayacaktır. Saadet Partisi iktidarı bir keyfiyet değil bir mecburiyettir.
ŞİMDİ İKTİDARA YÜRÜYÜŞ ZAMANI!
şimdi hep birlikte el ele ve omuz omuza vermenin, safları sıklaştırmanın zamanıdır.
Şimdi Milli Görüş zamanıdır.
Şimdi Saadet zamanıdır.
Şimdi iktidara yürüyüş zamanıdır.
Bu duygularla konuşmamı sonlandırırken, hareketimizin öncülerini; başta ‘bu davada hiç kimse kendisi için yaşamaz, herkes kardeşi için yaşar’ diyen Kudüs Yürekli cennet mekan Erbakan Hocamızı, merhume eşi Hatice Nermin Erbakan Hanımefendiyi ve dava arkadaşları Oğuzhan Asiltürk, Recai Kutan, Ahmet Tekdal, Fehim Adak, S Arif Emre, Cevat Ayhan, Lütfü Doğan ve kurucu nesli rahmetle minnetle anıyorum ve bugün bu salonun hazırlanmasında yüzlerce kardeşimizin emeği var.
Salonundan bayrağına,
Ekranından, videosuna,
Konseptinden, ruhuna
Geceler boyu uykusuz kalarak çalışan, üreten, koşturan Genel Merkez tanıtma komisyonu üyelerimize, gençlik kollarımıza, kadın kollarımıza, bu çabada teri ve emeği bulunan bütün kardeşlerimize yürekten teşekkür ediyorum. İyi ki varsınız. Allah sizlerden razı olsun.”