Genel Başkan

Genel Başkanımız Temel Karamollaoğlu: "Bu Sistemi Değiştireceğiz"

Partimizin İstanbul İl Başkanlığı’nın Genişletilmiş İl Divan Toplantısı'na katlan Genel Başkanımız Temel Karamollaoğlu, “Bakın birçok konuda aynı kanaate sahip olmayan altı lider bu seçimde bir araya geldi. Bu seçimi kazandıktan sonra ilk iş hemen bu sistemi değiştireceğiz” dedi.

Partimizin İstanbul İl Başkanlığı’nın Genişletilmiş İl Divan Toplantısı, dün coşkulu bir atmosferde gerçekleştirildi. Seçim gündemiyle Saadet Partisi İstanbul İl Kadın Kolları, Gençlik Kolları ve ilçe teşkilatlarının bir araya geldiği toplantıda, Millî Görüş hareketinin Türkiye siyaseti için önemine dikkat çekildi. Haliç Kongre Merkezi'nde İstanbul'daki Millî Görüş teşkilatlarının yoğun katılımıyla düzenlenen divan toplantısına Genel Başkanımız Temel Karamollaoğlu, Genel Başkan Yardımcılarımız Bülent Kaya, Mustafa Kaya, Yusuf Sunar ve İstanbul İl Başkanımız Ömer Faruk Yazıcı iştirak etti.

“Bu Sistemi Değiştireceğiz"

Toplantıda teşkilatlara hitap eden Genel Başkanımız Temel Karamollaoğlu, “Bir seçime gidiyoruz. Ülkemizin bugünkü şartlarda adeta yeniden şekillenmesi için adımlar atıyoruz. Zor bir dönemden geçiyoruz, zor kararlar almak zorundayız. Ancak şunu hatırlatmak istiyorum; bizim davamız haktır, biz bu davamızdan vazgeçmeyeceğiz. Tek kişinin yönetimi ile karşı karşıya olduğumuz iktidar padişahlarda bile yoktu. Çünkü padişahların bile birlikte çalıştığı kurullar ve ekipler vardı. Padişahların danıştığı, öğrendiği birileri vardı. Ama şimdi astığın astık, kestiğim kestik, 'her şeyi ben bilirim' diyen birisiyle karşı karşıyayız. Kim karşı çıkarsa hemen sesi kısılıyor. Bakın yola çıktığı arkadaşları artık yanında yok. 3-5 kişi kalmış, kendi menfaatleri için yanında duruyor. Onlar da bu seçimlerden sonra kalmayacak. Bakın birçok konuda aynı kanaate sahip olmayan altı lider bu seçimde bir araya geldi. Bu seçimi kazandıktan sonra ilk iş hemen bu sistemi değiştireceğiz" şeklinde konuştu.

“Milli Selamet Partisi Çok Gzel İcraatlara İmza Attı"

Genel Başkanımız Karamollaoğlu, “Millî Nizam Partisi icraat yapmadan kapatıldı. Millî Selamet Partisi kuruldu ve bu sefer çok güzel icraatlar yaptılar. O dönem yapılan koalisyonla yapılan hizmetleri herkes biliyor. Ama bazıları daha hassas, daha dini bütün olduğunu iddia edenler o koalisyona laf ettiler. Af meselesi yüzünden Erbakan Hocamızı hedef aldılar. Erbakan Hoca bunlara rağmen, diğer siyasi aktörlere rağmen 'ben fabrikaların temelini atacağım, bu fabrikaları yıkmazlar' dedi. Ama Erbakan Hocamız yanılmış. O fabrikaları kapattılar. Son kalan fabrikaları da AK Parti döneminde kapatıldı” diye konuştu.

“Hükümdar da Olsa Adaletin Önünde Herkes Eşittir"

“Fatih Sultan Mehmet İstanbul’u fethetti ama kendisine açılan davaya da katıldı. Hükümdar da olsa adaletin önünde herkes eşittir” diyen Genel Başkanımız Karamollaoğlu, “Neyle mücadele etmeye çalıştığımızın farkında olalım diye anlatıyorum. Bugün açlık sınırı, 'ben senin karnını doyururum, gerisi beni ilgilendirmez' demektir. İşte bugünkü iktidar yaptığı pazarlıkları hep açlık sınırı üstünden yapıyor. 20 yıl iktidarda kalacaksın ve ülkeyi getirdiğin nokta açlık sınırı, insanımıza bu reva görülüyor” değerlendirmesinde bulundu.

“Bu Seçim, Eşi Benzeri Olmayan Bir Seçim"

Toplantıda söz alan Saadet Partisi İstanbul İl Başkanı Ömer Faruk Yazıcı ise 14 Mayıs'taki seçimlerin önemine dikkat çekerek, "Bu seçim Türkiye Cumhuriyet tarihinde eşi benzeri olmayan bir seçim. Her sorunun çaresi diye milletimize takdim edilmiş olan başkanlık sistemi ülkemizi tek adam, tek ses anlayışına sürüklemiştir. İşte bu anlayışı söküp atmak için Genel Başkan’ımızın da kurucu iradesiyle bir masa kuruldu ve ortak bir cumhurbaşkanı adayı belirlendi. Hemen her toplantımızda en güçlü aday mutabakatla belirlenecek adaydır diyorduk ve o da gerçekleşti" diye konuştu.

“Asıl Sen Neden Burada Değilsin?”

Saadet Partisi’ne yöneltilen eleştirilere değinen Ömer Faruk Yazıcı, “Bize 'neden oradasınız' diye soran kardeşim, asıl sen neden burada değilsin? 20 yıllık günahlara ortak olmak için mi?

Bir kişinin talimatıyla yaşamak için mi? Konut adı altında satılan milyon liralık mezarlarda yaşamak için mi? Her gün biraz daha yoksullaşmak için mi? Dişimizden tırnağımızdan artırılan vergilerin peşkeş çekilmesi için mi? Kıymetli kardeşim, asıl sen neden burada değilsin? Bize gelince biz hep aynı yerde durduk" dedi.