Genel Sekreterimiz ve Ankara Milletvekilimiz Mesut Doğan, “Millet-Vekili Buluşmaları” programı kapsamında Afyonkarahisar’da basın mensupları ile bir araya gelerek gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Türkiye’nin potansiyel olarak hak ettiği yerde olmadığını belirten Doğan, “Bir ülke hak ettiği yerde olmayınca şehirler de hak ettiği noktada olmuyor. Ülke olarak sorunlarınız olacak ama bugünkü sorunlarımızın dünkü sorunlardan farkı sorunların kontrolden çıktığına şahit oluyoruz” dedi.
Yaklaşık 3 buçuk ay önce tarihi bir seçim yaşandığını ifade eden Doğan, şunları söyledi:
“Akabinde bir buçuk ay civarında bir meclis çalışması yürütüldü. Sonra Meclis tatile girdi. Yaklaşık 20-25 gün sonra da meclis tekrar açılmış olacak. Meclisin açılmasına bir ay kala bir süre içerisinde Saadet Partimizin 10 milletvekili ile 81 ili ziyaret programı gerçekleştirdik. Bütün il teşkilatlarımızı yerinde görelim sembolik gibi de olsa basın mensupları ile bir araya gelelim. Bazı önemli ziyaretler gerçekleştirelim diye bize de bu plan proje çerçevesinde 9 il düşmüş oldu. Bugün ilkini Afyonkarahisar ilimizde gerçekleştiriyoruz.
Altılı Masa Yeni Bir Alternatif Sundu
Genel seçimlerin ne anlam içerdiğini belki de bir yıl, iki yıl sonra bu ülkede yaşayan herkes daha iyi anlayacak ama sonuçta dediğimiz bir şey var. Hayat tercihlerden ibarettir. İnsanlarımızın tercihi soruldu ve 65 milyon seçmenimizin 55 milyonu bir tercihte bulundu ve o tercihin sonucunu hep beraber yaşıyoruz. Ben, bizim açımızdan neyi ifade ediyor onunla ilgili bir iki noktaya temas etmek isterim. İnsanımız gerçekten ciddi manada bunaldı ciddi manada nefes almak istediği bir süreçte 6 tane siyasi parti bir araya geldi ve bu ülkede alternatif arayanlara, nefes almak isteyenlere bir alternatif sunmuş oldu. Bu açıdan baktığımız zaman gerçekten millet ittifakı o şartlar içerisinde düşünüldüğünde insanımızın önüne muhteşem bir alternatif koydu. Bunun yanında bizim açımızdan çok önemli olan çok değerli olan ikinci hususta şuydu. Gerçekten siyasette en büyük sorunun kutuplaşma olduğu bir dönemde farklı görüşte olan birbirinden farklı siyasi anlayışlara sahip 6 parti bu ülke normalleşsin bu ülke nefes alsın diye bir araya geldi ki ben gelecek nesillere gerektiğinde farklı düşüncelere sahip olunsa bile bir araya gelinebileceğini gösterdi. Bu her bakımdan çok anlamlıydı çok değerliydi.
Sorunların Kontrolden Çıktığına Şahit Oluyoruz
Ben zamlarla ilgili çok şey söyleyecek değilim ama hatırlatmak istediğim bir nokta var. Seçim bittiğinden bugüne yani ne konuşuluyordu dersek herhalde tek konuşulan konu ekonomi, geçim sıkıntısı ve faturalar. Bu şu açıdan dikkate değer bir şey dünyada 200 küsur ülke var. Bu ülkeler arasında yer altı kaynaklıkları bakımından, tarihi geçmişi bakımından genç nüfus bakımından dünyanın en muhteşem özel bir yere sahip ülkemizde aslında ne kadar kötü bir noktada olduğumuzu göstermesi bakımından başka fotoğrafa ihtiyaç bırakmayacak kadar net bir fotoğraftır. Elbette büyük sorunlarımız var. Dün de sorunlarımız vardı. Yarın da sorunlarınız olacak ama bugünkü sorunlarımızın dünkü sorunlardan farkı ben ilk defa sorunların kontrolden çıktığına şahit oluyoruz. Öyle bir hale geldik ki öyle bir hale geldik ki artık rakamları telaffuz etmeye çekiniyoruz korkuyoruz. İnsanımız borçlu esnafımız borçlu devletimiz borçlu insanlar bırakın eşine dostuna kendine söylemeye korktuğu sorunlar sıkıntılar var. Bunu da görmezden gelen bir iktidar var. Ben ne halde olduğumuzu sadece rakamsal olarak ortaya koymak için tek şey dikkat çekmek istiyorum. 2023 yılı bütçesi 2022 Ekim’in ayında ortaya konulduğunda verilen rakamlara baktığınızda rakamlar içerisinde bir rakam herkesin dikkatini çekti. Herkesin üzerinde çok tartıştı. 2023 yılında ödenmesi gereken faiz miktarı 565.6 milyardı ve sonradan eklenenlerle beraber 645 milyar liraya çıktı sadece faiz. Bunu ben şimdi Afyonkarahisar’a uyarlamak istiyorum. 2023 yıl Afyonkarahisar Belediyesi bütçesi 1 milyar 765 milyon yani Türkiye Cumhuriyeti Devletinin bir günlük faizi faiz parası Afyonkarahisar Belediyesi’nin 1 yıllık gelir gider toplamına eşittir. Böyle bir ülkenin iflah olması mümkün değildir. Türkiye potansiyel olarak hak ettiği yerde değildir. Bir ülke hak ettiği yerde olmayınca şehirler de hak ettiği noktada olmuyor.”
