Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu’nda bugün Saadet Partisi Ankara Milletvekili Mesut Doğan, 2025 Merkezi Yönetim Bütçesi üzerine önemli değerlendirmelerde bulundu. Doğan, hükümetin izlediği ekonomik politikaların ülkenin geleceğini kararttığını ve her geçen yıl artan bütçe açıklarının, halkın sırtına ağır bir yük bindirdiğini belirtti.
“Türkiye, Ekonomik Bağımsızlık İçin Denk Bütçe Yapmalı.”
Konuşmasında bütçedeki açığı ele alan Mesut Doğan, 2025 yılı için gelirlerin 12 trilyon 800 milyar TL, giderlerin ise 14 trilyon 730 milyar TL olduğunu, bu durumun 1 trilyon 930 milyar TL’lik bir bütçe açığına yol açtığını ifade etti.
AK Parti iktidarının 22 yıl boyunca bütçe açığını sürekli hale getirdiğini belirten Doğan, “Denk bütçe demek, bir ülkenin ekonomik olarak bağımsızlığını ilan etmesi demek. Açık bütçe yapmak ise dış güçleri, dolar baronlarını ülkeye davet etmek anlamına geliyor.” diyerek, bu açıkların yalnızca bir ihtiyaçtan değil, bir tercihten kaynaklandığını vurguladı.
“Türkiye’nin Kaynakları Yeterli, Ancak Yanlış Tercihler Yapılıyor!”
Doğan, Türkiye’nin coğrafi konumu, yer altı kaynakları, genç nüfusu ve doğal zenginlikleri ile çok güçlü bir potansiyele sahip olduğunu, bu nedenle ekonomik sıkıntıların bir ihtiyaçtan değil, yanlış tercihlerden kaynaklandığını ifade etti. Türkiye’nin imkanlarıyla bu açıkların kolaylıkla kapatılabileceğini belirten Doğan, “Eğer biz bu açık bütçeyi ihtiyaçtan dolayı yaptığımızı söylersek, bunu kabul etmemiz mümkün değil. Bu, bir tercihtir ve bedelini biz ödüyoruz.” şeklinde konuştu.
“36,5 Trilyon TL Borç: Her Ailenin 1,5 Milyon TL Borcu Var!”
Türkiye’nin toplam borç yükünün 40 trilyon 500 milyar TL’ye ulaştığını belirten Doğan, bunun her ailenin ortalama 1,5 milyon TL borcu olduğu anlamına geldiğini söyledi. “Bugün her vatandaş borçla boğuşuyor. Esnaf borçlu, tüccar borçlu, devlet borçlu, halk borç içinde. Bu borçlar yalnızca devletin değil, her birimizin sırtına yüklenmiş durumda.” diyerek, ekonomik kriz nedeniyle halkın büyük bir sıkıntı içinde olduğunu vurguladı.
“Faiz, Türkiye’nin Ekonomik Çöküşünün Nedenidir!”
Mesut Doğan, bütçedeki faiz yükünün, Türkiye’nin geleceğini tehdit eden bir durum olduğunu belirtti. 2025 yılı için ödenecek faizlerin toplamının 1 trilyon 950 milyar TL olduğunu ifade eden Doğan, bu miktarın Türkiye’nin 81 ilinin bütçesinin toplamının yüzde 80’ine denk geldiğini belirterek, “81 ilin toplam bütçesi faize gidecek para kadar. Bu, Türkiye için büyük bir tehlike. Bir ülke, faiz yüküyle bu kadar boğulmuşsa, ekonomisi nefes almakta zorlanır.” dedi.
“Gençler Yurt Dışına Gitmek İstiyor, Aileler Ekonomik Krizle Boğuşuyor.”
Doğan, Türkiye'deki gençlerin büyük kısmının yurt dışında yaşamak istediğini belirterek, yapılan araştırmalara göre gençlerin yüzde 75'inin fırsat bulduklarında yurtdışına gitmeyi düşündüğünü söyledi. Doğan, “Ekonomik kriz, gençlerin umutlarını yok ediyor. Yurt dışında daha iyi bir yaşam arayışı, ekonomik buhranın bir sonucu.” şeklinde konuştu.
“İç ve Dış Borçlar, Toplumun Her Kesimini Etkiliyor.”
Türkiye’nin iç ve dış borçlarının büyüklüğünü çarpıcı bir şekilde anlatan Doğan, toplam borç yükünün 36,5 trilyon TL olduğunu ve bunun içinde reel sektörün, hane halkının ve devletin borçlarının bulunduğunu belirtti. Ayrıca, dış borçlar ve faiz ödemelerinin Türkiye’nin ekonomik dengelerini tehlikeye attığını söyledi.
“Bütçedeki Faiz Yükü, Yerel Yönetimlerin Bütçesini Aşıyor!”
Doğan, faize ayrılacak olan 1 trilyon 950 milyar TL ile Türkiye’nin yerel yönetimlerinin bütçelerini karşılaştırarak, faiz ödemelerinin ne kadar büyük bir yük oluşturduğuna dikkat çekti: “81 ilin toplam bütçesi, sadece faiz ödemelerinin yüzde 80’ini oluşturuyor. İstanbul, Ankara ve İzmir gibi büyükşehirlerin bütçeleri bile faiz ödemeleriyle karşılaştırıldığında çok daha düşük kalıyor.”
“Sonuçta Ne Oluyor? 22 Milyon İcra Dosyası ve 3 Milyon Boşanmış Aile.”
Doğan, Türkiye’nin yaşadığı ekonomik buhranın sonuçlarını çarpıcı bir şekilde özetledi: “22 milyon icra dosyası, 3 milyon boşanmış aile, binlerce intihar ve yurt dışına gitmek isteyen gençler… Ekonomik kriz nedeniyle halkın her kesimi büyük zorluklarla karşı karşıya. Ayrıca, kırk yıl devletine hizmet etmiş insanların artık çocuklarına harçlık veremeyecek duruma gelmesini, ekmeği daha ucuza alabilmek için sabah erken saatlerde ekmek kuyruğuna girmelerini örnek gösterdi.”
“Sonuç: Bu Ekonomik Felaketin Bedelini Hepimiz Ödüyoruz!”
Doğan, bu durumun, tüm halkı derinden etkilediğini belirterek, hükümetin izlediği ekonomik politikaların toplumun tüm kesimlerine büyük zarar verdiğini ifade etti. “Bu tercihin bedelini biz değil, çocuklarımız ödüyor.” diyerek, Türkiye için daha adil ve sürdürülebilir bir ekonomik modelin kurulması gerektiğini vurguladı.